Yazar-Şair Veysel Kimene Kimdir? Yeni dost ve arkadaşlarım için minik bir biyografi... Asıl Adım; “Kemal YENİCE” Dünyaya gelirken bana soru sormadılar; nasıl bir yer yüzüne doğacağımı da ben tayin etmedim. Günüm gelince; kurak, yalın, acımasız ve uzun kış gecelerinin çaresizlik ikliminde sütüm mayalanmış ve bir Mayıs sıcağın da bir Cumartesi sabahı, güneşle birlik doğmuşum. Elbette, yükselişim ve düşüşüm güneş gibi olamazdı, o tekti ve onu avutan mehtap gibi bir yavuklusu vardı. 1955 yılında Kırşehir’de doğdum. Kemale ersin, Mustafa Kemal ATATÜRK gibi, okusun paşa olsun, büyük adam olsun diye; adımı Kemal koymuşlar. "YENİCE" biraz da Kırşehir-Merkez yenice mahalleli olduğumuz için, neyse ki her ikisini de seviyorum.. Ben doğduktan üç ay sonra babamı kaybetmişim. Annemin ikinci eşinin Kırıkkaleli (Keskin)olması nedeniyle; ilk - Orta ve Liseyi ; O yıllar Ankara’nın İlçesi olan; Şimdiki il; Kırıkkale’de okudum. 1975 Yılında Askerlik görevimi (“Acemi”Denizli- “Usta” Erzurum-Aşkale 4.Zırhlı Tuğay Mekanize 5.ci bölük yazıcı onbaşı olarak)illerinde ifa ettim. 1977 yılında; Vatan borcunu tamamladıktan sonra; Aynı yıl 1977’de ; M.K.E.Kurumuna Muhasebe memuru olarak göreve başladım, Memuriyet esnasında (1989 yılında) dışarıdan; Açık Öğretim Fakültesini de bitirdim. 25 yıllık görevimin ardından, Aynı kurumdan Özel Kalem ve Yönetim Kururlu Şefi olarak, 2001 yılında, ¼ ‘den Emekli oldum! Sanat, Tarih ve kişisel gelişim ilgi alanlarım oldu, Şiire ve resime olan tutkum lise yıllarıma dayanır. Lisede Edebiyatı sevmemi sağlayan Öğretmenim İlhan Ruhi Candan hocamdır. Kendisine şükranlarımı arz ederim!.. Şiire tutkusu olmayan yoktur; benim de eski karalamalarım mevcuttu; ama şiir yazmaya devam etmeyi hiç düşünmemiştim; 03/01/ 2010 Ocak ayında Annemin Hakkın Rahmetine kavuşmasından sonra büyük bir boşluk ve yalnızlık yaşadım, bu yalnızlığımda İnternet in dostluğuna sarıldım gece sabahlara kadar gezindim, Facebook ta paylaşımlar yaparken bir taraftan gece 24-02 arası Kral Fm de Bedirhan Gökçe ile 3 cü sayfa yayınını dinliyordum, şiir dinletileri bende tekrar şiire yönelten bir kıvılcım oldu, kulağı çınlaşın; sonra Okuma tutkuma ilave olarak bir şeyler yapmak istedim ve ("Şiir karalamaya") üretmeye başladım ve halen devam etmekteyim bir hobim oldu yazmadan duramıyorum!..Zihinsel faaliyet beni rahatlatıyor!.. Her hangi bir beklenti ve yarışta değilim; sadece zamanımı hoş değerlendirmek ve zihnimi oyalamak! Yazdığım şiirler; Deneme türü olup, belli bir kişi ya da zümreye yönelik değildir, Hayal ürünüdür, sadece aşk-sevda-ayrılık-hasret-hüzün- teması işlenmektedir, zira; sevgi kutsaldır. Tüm insanlığın hamurunda vardır. Yaptığım, boş zaman değerlendirmesinin yanı sıra, zihinsel ve yetenek sınaması olup, sadece, deneme kapsamındadır. Bir şeyler üretebilmek asıl olan, İnternetten bir blog açtım, Ve şiir üretmeye başladım, daha sonra Edebiyat defterini keşfettim ve paylaştım o gün bu gön sizlerleyim.. Takdirleriniz nedir bilinmez ama; İnsan olanda duygu mutlaka vardır. Kitaba ve kaleme dost karekterimi her daim geliştirdim. Kişisel gelişim daima hedefim oldu. Yaşam da bana katkısı çok fazla… Kitaplığımda çoğunu okuduğum; seçkin 500’ün üzerinde vede değerli yazarlara ait (Roman-Hikaye-öykü-Aforizmalar-Kişisel gelişim yayınları-Dostoyevski serilerinin tamamı-Nejat Muallimoğlu kitap serilerinin tamamı- Aziz Nesin-Rıfat ılgaz serileri-v.b) kitapların olduğu ve muhtelif (Adam öykü -Türk Dili - Bütün dünya ve Girişimcilik ) sayısız dergilerin olduğu Kitaplıklarla çevrili bir 25 m2 lik Kütüphane odam var. Çocuklarıma bırakabileceğim tek “Miras” Lise Yıllarımda Parayla satın aldığım ilk kitaplarım “Karcaoğlan-Yunus Emre-Safahat ve de 2 büyük ciltli “Sefiller “ kitaplarıydı..Bir de; Kırırkkale MKEK lojmanı Çelik evlerinde ikametimiz ve Ortaöğretim yılları sırasında Kırıkkale Metal İş Sendikası Başkanı olan komşumuz bana hediye olarak “Yazı yazma ve Diksiyon” kitabını hediye etti, bunu hiç unutmam..Bu beş kitap rehberim oldu. Kitapları o gün- bu gün dost edindim..Şimdi elimdekiyle, tüm kitaplarım, en iyi dostum oldu... Şiire tutkum hep vardı ; Emekliliğimde; Okuma tutkuma ilave olarak şimdi bir şeyler(Şiir) üretmeye çalışıyorum. Yaklaşık ( 1038)’i aşkın-üstünde şiir karalamalarım mevcut... Henüz yayınlanmış bir şiir kitabım yok! Şiire farklı bir boyutta; Gamze ve cazibesi üzerine yoğunlaşmış, ayrık ve hasret bazında ve ilave olarak; konularına yarı espri katılmış 1038’in üzerinde şiir karalamalarım mevcut; Şiirlerimi Sevda Şairi Veysel Kimene başlığı adı altın da; topladım. Şayet bir sponsor bulur; ya da kendi imkanlarımla; kısmet olacaksa; “Zihnimdeki Tebessüm” adlı şiir kitabımı , çıkarmak istiyorum... Beni çeken, şiirin insanı rahatlatan büyüsü, ruhun dışa açılımı… Bu şu demektir; “Şiir yazana ait değildir, ona ihtiyacı olanındır.” Şiirde sade ve anlaşılabilir bir dil kullanıldı, teması “Aşk” “Sevgi””Ayrılık” v.s gibi ; Ancak, tümü her hangi bir kişiye hitap edilmemiş olup, tamamı hayal ürünü, zihinsel faaliyettir… Edebiyatla ilgili eğitim yapmam mümkün olmadı; Beni çeken şiirin o efsunlu sesi… Günahımla sevabımla bu ülkenin çocuğuyum. Ruhumla, imanımla, milli kültür ve coğrafyam dan devşirdiklerimle işte buradayım; insan ruhunun inişli - çıkışlı haritasında gezindim, düşman aramaya çıkmadım, ancak, çağımız da kolu çok uzun, üzgünüm; Dostluk atıl müessese, düşmanlık aktif, dost aleni düşman sinsi... Düşmanlık bozulan pazarlıklardan, dostluk yarına ve yaşanacak olana doğar. Düşmanlık bölünmeyle çoğalır, dostluk doğumla... Bölünmede bir parçamız kopar acı duyarız, doğumlarda sevinç... Az seviyoruz ve suçluyoruz... Şiir, içimizden bir çağrıdır zamanın izdüşümüne... “Bir yüzüm sevdadır, bir yüzüm hüzün, Yalnız seni sevdim ey iki gözüm, Ölür de inan ki tutarım sözüm, Allahım beni sevdalara karmış hey, Doğarken de bir yüzümde hüzün varmış hey…” Aysel Yenice ile evli “ 5 yıllık Ünüversite Mezunu Ayşegül (23 yaşında)ve Ankara-Sincan..Sincan Otistik Çocukar Eğitim Merkezi 6.cı Sınıf öğrencisi Elif Senagül (12 yaşında) adında” iki tatlı kız babasıyım. Tüm insanları, Yaratan’dan dolayı; Dil, din, ırk, mezhep vs. ayırt etmeden severim. Dürüstlük prensibimdir. Sevda ve sevgi konusunu işlemeyi severim. Onurumdan asla taviz vermem, Atatürk’ün ilkelerine kanımın son damlasına değin riayet etmekten asla vazgeçmem. Kursağımdan geçen her lokmanın helalince geçmesine, Bu güne kadar özen ve dikkat gösterdim... Himayem altında bulunanlara da ikaz edip, kontrolüm altında, Elimden geldiğince dikkat ettim ki, haram lokma kanlarına karışmasın... Yokluk ve varlığın geçiciliğine inanırım. Aldığım her nefes için, Yaradanıma şükrediyorum. Sevgiye açık olan yolarda yürümeyi sevmem, aksine Koşarım… Tüm beğenilerini ve paylaşımlarını esirgemeyen dostlarıma, verdiği değerler için teşekkür ederim… Minnetle! Dost kalın, sağlıcakla kalın.. Saygılarımla… Veysel Kimene (Sevda Şairi) Kemal Yenice 10.06.2015 Yukarıda bahsi geçen söz konusu şiirim; Zihnimdeki Tebessüm!.. Gamze dokudun içime, ilmiğin yanaklardan, Deseni aşkın yüzü, boyu belki bin bir asır, Süslesin sevda odamı, kalsın olduğu yerde, Bakar seni anarım, yokluğun kalmaz bende… Yokuş yukarı yürümeye alıştım, düz, hani, Okşanmaz saçların, makas almam yüzünden, Bezginlik bekleme ki, hep kıratım yoluna, Sadakati bir görsen, kalbin girer koluma... Tesellisi olmayan, bir piyango çekmişim, Talihin sahte yüzü, sahte ilgisiyle doldum, Görünmez duvarlarda, gamzelerin gölgesi, Ne tutup öpebildim, duyduğum ayrılık sesi... Mazimiz beni hırpaladı, antika oldu aşkım, Eskici de almaz onu, ne yapayım bilemem, Hep çatık kaşlı kaldı ruhum, isterim gülsün, Yalnız onu andıkça, zihnimdeki tebessüm… Veysel Kimene Sevda Şairi (Kemal Yenice) 28.06.2013

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Susma gönlüm sen söyle!...

Sürçe lisan ettimse affola!...

Kaldı!...