Kayıtlar

Temmuz, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bari, sen sor!..

Bari, sen sor!.. Bir aşkı sade sen mi yaşadın, Mecnun, Bendeki dumanlı başın, derdi, bir kor, Aslı’nın adı çıkmış, bil ki Kerem’den, El sormaz halimi, bari, sen sor… Dağ yamacıdır,   yüce olur, çıkılmaz, Aşklar insanı yorarda, yine bıkılmaz, Öyle pehlivandır ki, kolayca yıkılmaz, El sormaz halimi, bari, sen sor… Ben gibi bakanı yok, kimseler bakmaz, Kimisi, elli kız götürür, kafaya takmaz, Aşklar vardır, beni yaktığı gibi yakmaz, El sormaz halimi, bari, sen sor… Mecnun senin ki aşk mı ki? Sadece destan, Gördün mü için de, o olan, pembeli fistan, Eridin mi yağ gibi, koca bir ömür, yastan, El sormaz halimi, bari, sen sor… İçin de fışkırmayı bekleyen, neyin vardı, Misk - amber kokusu ile ruhumu sarardı, Onunla olduğum kara kışlar, bana bahardı, El sormaz halimi, bari, sen sor… Mecnun demişlerde, hikayesi sevda, Okuduk – dinledik, görmedik fayda, Bekle dediler döner, günleri say da, El sormaz halimi, bari, sen sor… Aşk var, aşk cık var, kanıp - kandır

Gel de gör...

Doldurur hayallerin, yerle yeksan, Islak saçlı halde karşıma çıksan, Bendeki gizli, şu kadına baksan, İçimdeki şu sevgiliyi, gel de gör... Aşkımın ahtısın, başımın ise bahtı, İkimizin işlediği, zaten   hep günahtı, Boş bıraktın, kaldı, sana ayrılan tahtı, Hiç kimse konaklamadı, gel de gör... Dönüp bir sitem ettim, şöyle yıllara, İzinden iz kalan, şu silinmez aylara, Gölgeni düşürdüğün, tüm duvarlara, Birer-ikişer resmin çizdim, gel de gör... Hayatımı   alıyorsun, ceylan gözlerinle, Şu kişiye, bir şarkı bıraktın, sözlerinle, Yıldızları izlettirsen ne olur, dizlerinle, Yaşıyorum, seni görmek için, gel de gör... Hayat bize, niçinleri-nedenleri verir, Yaşam bize, yeni   başlangıçları verir, Yokluk bize, hüzün verir, özlem verir, Özlem dolu coşan gönlümü, gel de gör... Nasipten öte yol yok bu hayatta, derler, Bazısı, payına düşeni, almadan giderler, Nedendir, hep, aşkında, tasarruf ederler, Hevesli   bir gezin tim

Şu efkar...

Yıldızlar sıralı sıralı geçiyor, ana gözlerim takılı kaldı, Böyle günlerde evde durulurmu hiç, böyle zaman yok, Giysilerim kalın olsa da yinede soğuğun tesiri üşütmek, Üşümek bana göre değil, aşk var bende sönmeyen kok.. Soğuğun etkisiyle, kaskatı kesilirsin, ruhunda donar, Ay tutulmasını izlerken, unutma unutma dedi bir ses, Uzaktan belli belirsiz sesler duyulmaya başladığında, Köpek havlamasıda karışınca, köşeye sindi, herkes... Gecenin göz alabildiğine bir güzelliği vardı, bu gecenin, Cevre halkı tutulmayı izlemeye, çok erkenden gelmişti, Trafo arızalandı, tüm çevre elektrikler kesildi, gecede, Bu gecede, efkarı mı yaşatmayı, sanki trafoda istemişti.. Şehrin üstünde gece, gecede, gökte-yerde bir ayaz, Bu gece, sadece soğuk hava var, ve sadece, rüzgar, Soğuğa karanlığı kattık, ne yaşadık şu göğün altında, Tutulma olması bahane ben de, tükenmeyen, şu efkar... Veysel Kimene Sevda Şairi (Kemal Yenice) © Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin

Ner desin!..

Aklını başına topla, dön inadından, Yalnızlığıma eşlik ediyor, bak sesin, Yağmur yadımı, etraf toprak kokar, Bense seni, kokunu ararım, ner desin... Asla unutamam ki, gözümde tüter, Gamzeler yiter mi? Yeşerir, biter, Gecelerime, gündüz, olsaydı yeter, Sensiz, ser-sefil, perişanım, ner desin... Ümitleri, ümitsizliğe dönüştüren çengel, Umut kapılarımıza, söyle olmasın engel, “ Unut beni ” deme, deme artık, sen gel, Bilemedin, sevdiğimi,  sen, ner desin.... Kafeste bülbülü düşün, sanar kendi dalında, Bülbül güle yanıkken, gül ise kendi inadında, Olmadı bir çiğ tanesi, görülmedi kanadında, Gülüm sensiz olmaz, gül, bülbüle, ner desin... Sen den selam getirmedi, gurbet elleri, Gülüme benzemiyor, şu yaban gülleri, Bana eşlik ediyorlar, cihan bülbülleri, Yüreğime bir ses oldular, ner desin... Veysel Kimene Sevda Şairi (Kemal Yenice) © Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine ai