Kayıtlar

Kasım, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Gamzelerin aşkın çakar!..

Şu gözlerine bir bak, kalp sesimi, dövüyor, Aşkın müziğini duyarım, aya – göge ulaşır, Bir kez ilgi vermedin, toprağı süren benim, Gamzeler seyahate çıkmış, farklı bavulla dolaşır… Uçarken kanatlar kopmaz, düşerken sakınmalı, Kanatsızda uçarsın, ruhun esnek hale gelirse, Bir sürü haşır huşur,   zihnimde gezelemez, Buz dağı   yanaklardaki, o gamzelerin erirse… Göz zevki benim için önemlidir, güzele bakmalı, Rüzgar bile sizin tarafınıza esiyor, etek havada, Açıp yelkenleri uzaklaşır, bu güzeller nedense, Kaçarlar hep, çifte gamzeleri bulamayız yuvada… Senaryo belli, her taraf ay ışığı, çıkış yok selamete, Olması gereken olacak, trenimi raydan çıkarmışım, Bir kez parmak şıklamış, olan oldu göz yaşlarıma, Duygular kontrolsüz, sanma ki, bir kez bıkarmışım… Ben cümleye ilgisiz, ruhum kaldırımlarını adımlar, Mecnun vari halime, dönüp dönüp, herkes   bakar, Bir kadın olarak, güzel halinle, asla   sevilmezken, Sökülmemiş yüreğime,

Sevdalı!..

Dünya telaşından, haberi olmaz, Sohbeti aşk, dili sevda konuşur, Açmış-tokmuş, düşünce yoktur, Gönlü bir kelebek, uçar sevdalı… Karanlık gönlüne, bir ışık ister, Gönül tahtına, konmasını bekler, Aşk-sevgi ister, budur dilekler, Başka gerçekler den, kaçar sevdalı… Her kesin kabına dönüp de bakmaz, Onun kafası aşktır, başka şey takmaz, Sevdiğinden başka, bir yüze bakmaz, Ne dersen de, gönül kırmaz sevdalı… El kadar kalbine, kimdir oturan, Onun gibi var mı, aşkını bulan, Ondaki göz gibi, sevdiği gören, Binlerin içinden, seçmiş sevdalı… Aydınlığa hasret, siyahmış aşkı, Dili sevda söyler, gönlünde şarkı, Diğer canlar dan, bu mudur farkı, Aşk şerbetini, yastan içer sevdalı… Nereye baksa, hep onu görür, O güzel uğruna, canını sürür, Hafıza boş tur, tek aşkın bilir, Neyin diplomasını, almış sevdalı… Ağlatma yazıktır, hüzünlü zaten, Dokunursan sızlar, yürektir üzen, Görülmüş mü hiç, aşkından bezen, İçten göz yaşları, döker sevdalı… Eğlenme gönlüyle, düşmüş b

Sevsen bir kere!..

Gerçeğe dönmeyen rüyalarımda yaşatırım, Ay gibi karanlığın, sessizlik   ve dinginliğinde, Gecenin kasveti   ve   buğular, bakışınla erirdi, Gamzelerinin, ruha açılan, sisli penceresinde… Olgun, tatlı sesin, tutkuyla aşkı imzalıyordu, Bir zamanlar bana, bir kadın gibi bakıyorken, Çok kısa-çok minik, bir kalp atışı süresince, Nükteler fısıldar nitelikte, sözler   akıyorken... Bazen bir şehirde, bazen denize gömülü, Anılar, koridorunda, ayrılığa kapı açarken,    Duvar üstünde sinek, dokunmadan uçardı, Titreyen, çocuk kalbime, sahiplikten kaçarken…   Seni hiç var olmamış gibi düşünemem ki, Ruhumda bir çok dikiş izleri mevcuttur, Kulağa hoş gelen o seslerin hani nerede? Dinlet bir kere daha, tüm dertleri unuttur… Kanatlar çırparak, avucunda güvercinken, Döküldüyse göz yaşlarım, döndüyse tere, Ne sen Leyla olurdun, ne de ben Mecnun, Gönülden olup ta, ne olur, sevsen bir kere… Veysel Kimene Sevda Şairi (Kemal Ye